Bilim Olimpiyatları’na ilgi artıyor
27 Şubat 20061993 yılından bu yana Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu-TÜBİTAK tarafından düzenlenen Ulusal Bilim Olimpiyatları'nın 14’ncüsü bu yıl yapılıyor. İlk aşaması Mayıs ayında, ikinci aşaması ise Aralık’ta yapılacak olan Olimpiyatlar, matematik, fizik, kimya, biyoloji ve bilgisayar olmak üzere toplam 5 dalda düzenleniyor. Her dalda ortalama 10 madalya verilecek, seçilen kişiler uluslararası bilim olimpiyatlarında Türkiye’yi temsil etmeye hak kazanacak.
1993 yılında 2 bin kişinin katılımıyla başlayan ulusal bilim olimpiyatlarında geçen yıl 16 bin kişi yarıştı. Olimpiyatlarda derece almış olmak okulların prestijine katkıda bulunduğundan, katılımın bu yıl daha da yüksek gerçekleşmesi bekleniyor. TÜBİTAK Bilim İnsanı Destekleme Programı yetkililerinden Pınar Sonalan, Ulusal Bilim Olimpiyatları’na ilişkin sorularımızı yanıtladı…
DW: Ulusal Bilim Olimpiyatları’nın hedefi nedir?
P. SANALAN: TÜBİTAK Bilim İnsanı Destekleme Daire Başkanlığı tarafından 1993 yılından beri yürütülmekte olan bir program bu. Amacı ise ortaöğretim kurumlarına devam etmekte olan öğrencileri temel fen bilimlerinde çalışmalar yapmaya özendirmek, çalışmalarını yönlendirmek ve bu alanda özel eğitim olanakları sağlayarak gelişmelerine katkıda bulunmak.
DW: Bu olimpiyatlara kimler katılabiliyor?
P. SANALAN: Olimpiyatlarımıza denkliği Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kabul edilmiş olan orta öğretim kurumlarının son sınıfları hariç diğer tüm sınıfları, yani hazırlık, lise 1 ve lise ikinci sınıfları... Beş dal var: Bilgisayar, biyoloji, fizik, kimya ve matematik. Türkiye’deki tüm liselere açık.
DW: Bilim Olimpiyatları’nın bilimsel araştırmalara, Türkiye’nin teknolojik düzeyine etkisi var mı?
P. SANALAN: Dolaylı şekilde etkisi var. Biz burada öğrencileri temel fen bilimleri alanında özendirmeye çalışıyoruz. Onları bu alanlarda bilim insanları olmaya teşvik ediyoruz. Sonuçta bu alanda çalışma yaparak zaten öğrencilerimizin çoğu üniversite eğitiminde bu alanları seçiyorlar. Birçoğu da üniversitede kalarak kariyer yapmayı tercih ediyor. Dolayısıyla ileride bilim ve teknolojiye katkı yapacak bilim insanlarını genç yaştayken bu yetenekleri keşfetmek amacıyla yapılan organizasyonlar bunlar.
DW: Yıllara göre katılım oranlarını, katılım sayılarını göz önünde bulundurduğunuzda katılım sayısında, ilgide artış var mı?
P. SANALAN: Tabii, katılım her yıl artıyor. Daha çok yaygınlaşıyor, okullar birbirlerinden duyuyorlar. Ayrıca okullar bunu prestij meselesi yaptılar. Türkiye’de TÜBİTAK’ın düzenlediği bu olimpiyatlara katılım, bu olimpiyatlarda derece almış olmak okulların hayli prestijini geliştiriyor. Dolayısıyla birbirlerinden duyarak, bizim ilanlarımıza ulaşarak katılım artıyor. 1993 yılında 2 binler düzeyinde başladık, şimdi 16 bin düzeyinde Türkiye genelinde öğrenci katılıyor. Yani yıl yıl gittikçe arttı.